“Hollanda’daki çiftçi sayısı bizim Tarım Bakanlığı personelimiz kadar, ama gelirleri bizim 3 katımız!”

Demokrat Parti (DP) Sözcüsü ve İzmir Milletvekili Haydar Altıntaş, Et ve Süt Kurumu tarafından canlı sığır satışı yapılacağı yönündeki haberleri sert bir dille eleştirdi. Konuyla ilgili bir basın açıklaması yapan Altıntaş, “Et fiyatlarının ucuzlaması için ithalat çare değildir. Kendi kaynaklarımızı kullanmalı, üreticimizi desteklemeliyiz.” ifadelerini kullandı.

İzmir Milletvekili Altıntaş’ın açıklaması şöyle:

“Et ve Süt Kurumu’nun, et fiyatlarında dengeleme sağlamak için canlı kilosu 130 TL + KDV fiyatla sığır satışı yapacağı açıklanmıştır. Zaten kıymanın perakende fiyatı 400 liradır. Satışı yapılacak etin karkas maliyeti 225 liradan aşağı olmayacaktır. Bu durumda kıymalık etin çıplak maliyeti, işletme giderleri hariç 300 lira olacaktır. Bu koşullarda tüketiciye ucuz et ulaştırılması yine mümkün olmayacaktır.

Tarım ve Orman Bakanı Sayın İbrahim Yumaklı’ya açık ve net bir uyarıda bulunuyorum. Denenmişi deneyerek başarıya ulaşamazsınız. Size bu aklı veren danışmanlarınızı derhal görevden alın. Bu yolla çiftçiyi zarara uğratırsınız. Çiftçi üretimden vazgeçer. Üreticiyi üretmekten vazgeçirmeye zorlamak, orta vadede fiyatların daha fazla artmasına sebep olacaktır. Ayrıca kestireceğiniz hayvanları marketlere ve sanayiciye vermek zorunda kalırsınız. Tüketici yine ucuz et yiyemeyecektir.

“Ana olmadan dana olmaz, süt yoksa et de yoktur!”

Pahalılığın sebebi stokçuluk değil, yanlış politikalardadır. Sonuçlar yerine sebepler tartışılmalıdır. Cesaretiniz varsa gerçeklerle yüzleşip hatalarınızdan vazgeçin. Üreticiden de tüketiciden de özür dileyin. Hatadan dönmek fazilettir. Gelen her bakanın kendi kafasına göre tarım politikası geliştirmesi doğru değildir.

Et fiyatlarının ucuzlaması için ithalat çare değildir. Kendi kaynaklarımızı kullanmalı, üreticimizi desteklemeliyiz. Et ile sütü birbirinden ayıramayız. Ana olmadan dana olmaz. Süt yoksa et de yoktur. Hayvancılık bir bütündür. Son günlerde yem maliyetlerindeki artışla süt üretiminde de ciddi bir sıkıntı yaşanmaya başlamıştır. Süt fiyatında artış olmazsa, üreticiler süt ineklerini yine kesime göndermek zorunda kalacaktır.

Hayvancılık sektörümüz için alarm zilleri çalmaktadır. Çok acil ve doğru ciddi bir hayvan sayımı yapılmalıdır. Tarım Bakanlığı teşkilatı dinamik hale getirilmelidir. Hollanda’da 160 bin çiftçi var, 95 milyar dolar tarım ürünü ihraç ediyor. Türkiye’de sadece Tarım Bakanlığı’nın Hollanda’daki çiftçi sayısı kadar, yani 160 bin kişilik kadrosu var, sahaya çıkan yok. 2022’de sadece 34 milyar dolar tarım ürünü ihracatı yapabilmişiz. Konya kadar ülkenin elde ettiği tarımsal gelirin ancak üçte birini elde edebiliyoruz. Bu durum, 21 yıllık AKP iktidarının ayıbıdır.

“Ziraat odaları fırsatçılık yaptı, üreticiye sahip çıkmadı”

Tarımla ilgili ikinci ikazım, Türkiye Ziraat Odaları Birliği’ne ve damızlık hayvan yetiştirici birliklerine… Üyelerinizin hak ve menfaatlerine sahip çıkın. Varlık sebebiniz olan üyelerinizi korumak için ilgilileri açık açık uyarın. Sizin göreviniz hükümetin politikalarını desteklemek değil doğruları söylemektir. ÇKS kaydı olan emeklilere ikramiye ödenmemesi meselesinde Türkiye Ziraat Odaları Birliği çok duyarsız kalmıştır. Üyelerine sahip çıkmak şöyle dursun, kaydını sildirmek isteyenden 650 lira isteyerek fırsatçılık yapmanın peşine düşmüştür.

Tarımsal birliklerimizin durumu içler acısıdır. Çiftçinin halinin en büyük sorumlularından birisi, duyarsız tarımsal birliklerdir. Ziraat odaları ve hayvan yetiştirici birlikleri başta olmak üzere, üreticilerin temsilcileri bir an önce kendilerine çeki düzen vererek, iktidara değil üreticiye hizmet etmek üzere kurulduklarını hatırlamalıdırlar. Aksi takdirde, tarımsal gelirleri Hollanda ile değil Somali veya Kenya gibi ülkelerle kıyaslanabilecek bir ülke haline geleceğiz.”